Üsküp, Makedonya Cumhuriyeti’nin başkenti ve en büyük şehridir. Ülkenin, kültürel, ekonomik, siyasi ve akademik merkezidir. Ülkenin tek büyük akarsuyu Vardar nehrinin iki yakasına kurulmuştur. Vardar’ın akış yönüne göre sol taraf eski Üsküp, sağ taraf ise yeni Üsküp’tür. Bir yakada Arnavutlar ve Müslümanlar, diğer tarafta Ortodoks Hıristiyanların yaşadığı kent aynı zamanda tarihi bir Osmanlı yerleşimidir.
Tarihçe
Üsküp, Neolitik dönem kalıntılarına göre M.Ö. 4000’den bu yana yerleşim merkezi olmuştur. Roma İmparatorluğu’nun MS 395’te bölünmesiyle Üsküp Bizans yönetimine geçti ve bölge önemli bir ticaret şehri oldu. Bizans İmparatoru Justinyen, Vardar üzerindeki Lepenek nehri üzerine yeni bir şehir kurdu. Erken ortaçağ döneminde, kasaba Bizanslılar ve Bulgar İmparatorlukları tarafından yönetildi. 1189 yılında ise kasaba Sırp parçası oldu. 13. Yüzyıl ortasında Bulgar feodalinin başkenti oldu. 1282 yılında Üsküp Sırbistan’a geçti ve 1346 yılında Sırbistan İmparatorluğu’nun başkenti oldu. 1392 yılında Üsküp 520 yıl sürecek olan Osmanlı İmparatorluğu hakimiyetine girdi. Üsküp Avrupa’ya yapılan baskınlarda stratejik öneme sahipti. Bu dönemde şehir, Vardar üzerindeki Serava nehrine doğru yayılmış ve şehrin mimarisi değiştirilmiştir. 500 yıl sonra 1912’de Birinci Balkan savaşı sonunda Osmanlı hakimiyeti sona erdi ve şehir Sırbistan hakimiyetine girdi. İkinci Balkan Savaşında 1914’te şehir Bulgarlar tarafından alındı. 1918-1939 yılları arasında ise şehir, Slovenyalılar, Sırplar ve Hırvatlara aitti. Bu süre içinde 1920’de altı ay süreyle Yugoslav Komünist Partisi tarafından kontrol edildi. 1941 yılında Almanya hakimiyetine giren Üsküp Bulgar güçleri tarafından devralındı. Üsküp, 1944 yılında Yugoslavya’ya katıldı. 1944 dan 1991 yılına kadar Makedonya Sosyalist Cumhuriyeti başkenti oldu ve bağımsızlık dönemiyle birlikte Makedonya Cumhuriyeti’nin başkenti oldu. Üsküp, 1998 ve 1999 yıllarında NATO’nun Kosova’daki karargahına ev sahipliği yapmıştır.
Coğrafi Özellikleri
Üsküp şehri, 42°0′ kuzey enlemi ve 21°26′ doğu boylamında, Makedonya’nın kuzeyinde Vardar nehri çevresinde, 1854 kilometrekarelik bir alan üzerine kuruludur. Balkanların kuzey-güney doğrultusunda merkezinde; Belgrad ve Atina arasında yer almaktadır. Vardar vadisi sayısız tepeler ve dağlarla çevrilidir. Daha ziyade sismik hareketler buna sebep olmuştur. Üsküp’te Vardar nehrine birkaç ırmak akar ve en uzunu Treska’dır. Deniz seviyesinden ortalama 225 m yükseklikte bulunan Üsküp 2. Saat diliminde yer almaktadır.
İklim
Şehir hem nemli subtropikal iklim hem de nemli karasal iklim etkisi altındadır. Yazları sıcak ve nemli, ve kışları soğuk ve genellikle kar yağışlı olarak geçer. Yaz aylarında sıcaklık genellikle 31 °C’dir. Bazen sıcaklık 40 °C’yi aşar. İlkbahar ve sonbaharda, sıcaklıklar 15 °C ila 24 °C arasında değişir. Kış aylarında günlük sıcaklık yaklaşık 6 °C olup gece 0 °C ila -10 °C arasında değişiklik gösterir.
Nüfus Bilgileri
Makedonya’nın en kalabalık şehridir. 2006 yılı verilerine göre Üsküp’ün nüfusu 668.518 kişidir. Kilometrekareye düşen insan sayısı 3603 kişidir. Bu yoğunluk, diğer Avrupa başkentleri nüfus yoğunluğuna yakındır. Kentteki en büyük etnik grup %66’lık oranla Makedon’dur. İkinci en büyük etnik grup ise %20’lik oranla Arnavut’tur. Daha sonra sırasıyla, %4,63 oranla Romanlar, %2,82 oranla Sırplar, %1.70 oranla Türkler ve %1,50 oranla Boşnaklar gelir.
Şehrin Genel Görünümü
1963 yılında yaşanan depremde %80’i tahrip olan şehirde oldukça dağınık bir planlama vardır. Vardar’ın kuzeyinde yeralan Eski Üsküp’e fazla el değmemiştir. Ancak geniş bulvarlar ve idari binaların göze çarptığı Vardar’ın güney kesimi yeniden yapılandırılmıştır. Bugün, şehir hala tüm yönlere yayılmakta ve gelişmektedir. Üsküp tarihi bir kent olmasının yanı sıra ülkesinin de en büyük yerleşim yeri olma özelliğini taşıyor. Bu iki durum mimariyi geleneksel ve modern olarak iki şekilde etkilerken, eski Sovyetler Birliği’ne bağlı olmuş olması da bu sistemin mimari anlayışını yansıtıyor. Üsküp Old Bazaar’a Türk Çarşısı da deniyor. Bunun sebebi buradaki esnafın birçoğu Türk olması ve pazarda ağırlıkla Türkçe konuşulmasıdır. Çarşı içinde görülecek tarihi yapılar arasında yine Osmanlı mimari geleneğinin örnekleri Mustafa Paşa Camii, Kurşunlu Han, Sulu Han, Davut Paşa Hamamı bulunuyor. Burada eski Türk evlerinden de örneklere rastlamakta mümkün. Kentin simgesi Taş Köprü 15. yüzyılda inşa edildi. Sultan I. Murad döneminde yapılan 13 gözlü, eşsiz bir mimari yapı olan köprü, 1963 yılında meydana gelen büyük depremle yüzde 80’i tamamen yıkılan Üsküp’te ayakta kalan ender yapılardan biridir. Birkaç yıl öncesine kadar yıkıntı halinde olan Üsküp Kalesi, geçirdiği restorasyonla tekrar eski günlerin dönmüştüe. Kentin eski tren istasyonu da kısmen yıkılmış olsa da bugün Ulusal Müze olarak değerlendirilmiştir. Hünkâr, Yahya Paşa, Murat Paşa camileri, Çifte Hamam yine Osmanlı mimarisini yansıtmaktadır. Kent Makedon, Arnavut ve Türk kültürünü en iyi şekilde bünyesinde barındırıyor. Ünlü şairlerimizden Yahya Kemal Beyatlı, Üsküp doğumludur. Şair, kenti, “Fatih devrinin evliya mezarlığı” olarak tanımlar. Bunun nedeni bölgede pek çok sayıda evliyanın olduğuna inanılması ve bu yönde bulunan türbelerin fazlalığıdır.
Ekonomi
Kentin endüstriyel gelişmesi ticaret, lojistik, ve bankacılık sektörlerinde gelişme ile desteklenirken kültür ve spor alanlarında da ilerleme kaydedilmektedir. Finansal sektör önemli bir yer almaktadır. Kent hala yabancı yatırımcıları çekmekte. 2002 yılı itibariyle şehirde yaklaşık 64.000 şirket bulunmaktadır. Şehir, metal işleme, kimyasallar, ilaç, kereste, deri tekstil ve baskı sanayi alanlarında merkez konumundadır.
Kardeş şehirler
Ankara, Türkiye
Manisa, Türkiye
İstanbul, Türkiye
Sofya, Bulgaristan
Saraybosna, Bosna Hersek
Waremme, Belçika
Nançang, Çin Halk Cumhuriyeti
Suez, Mısır
Dijon, Fransa
Roubaix, Fransa
Lecce, İtalya
Craiova, Romanya
Belgrad, Sırbistan
Niš, Sırbistan
Zaragoza, İspanya
Ljubljana, Slovenya
Bradford, Büyük Britanya
Tempe, ABD
Pittsburgh, ABD
Podgorica, Karadağ
Wrocław, Polon ya
Dresden, Almanya
Nuremberg, Almanya